Maymunsal Siyaset Psikolojisi

İlginç dostlarımdan Marin Angel Lazarov maymunlarla ilgili bir deney odaklı yazısını iletti, sağ olsun: Birkaç hayvan bilgini bir maymun grubunu incelemiş. Onlara büyük saygı gösterip besin vermişler, yardım ve hatta hizmet etmişler. Karşılığında? Hor görülüp dayak yemişler. Neden? Çünkü bu yaptıkları iyilikler hiyerarşinin en alt basamağında olan maymunların yaptığı şeylerdenmiş. Maymun sosyo-psikolojisine göre, lider dediğin kaba ve hoyrat davranmalıymış. Her erkek gücüne göre daha alt bir grup oluşturup egemenliğini sürdürmeye bakarmış.
İnsanlar arasında durum ne derece farklı? Siyaset hayatımıza bakınca, buruk bir gülümseme belirebilir. Gündelik hayatta da başımıza gelenleri düşününce kuzenlerle yakınlık bulunabilir. Ayrıca hiyerarşi kavramı her durumda olumsuz olmayabilir ve zaten değildir. Yanlış bir eşitlikçilik anlayışı sorunların artmasına yol açabilir.
Despotluğun birilerinin işine yaradığı durumlar olagelmiştir. Ne yazık ki yabancımız değil. Peki ama buna mahkûm muyuz? Maymunluğu aşamaz mıyız? Bonobolar da kuzenimiz değil mi? Onlar pek nazikmiş.
Yardımseverlik ve kibarlık neden zayıflık sanılır ki? Acaba gücümüze olumlu bir sahip çıkışta kusur mu ediyoruz? Gel de Nietzsche’nin kulağını çınlatma: İnsanları kendi güçlerinden korkmamaya, kendi gücümüzü olumlu yönde sahiplemeye davet etmedi mi? Nitekim Şöyle Güler Zerdüşt adlı tek kişilik destan-piyesimde bu konuya da yer verdim.
İyi enerjiler buluşunca verimli sinerji doğabilir. Nicedir en çok önemsediğim yaklaşım bu. İmece.
İnsanlık oluşma çabasında. Bardağın yarısı dolu. Olumlu birikimler despotlarca tüketilirken daha verimli olmamız maymunluğu aşabilmek için gerekli. Değil mi?
Yerküre İmece Partisi işlevli olabilir.
Katkılar katkılara yol açsın.