ZeplinArt ile yolculuğa hazır mısınız? Bize Katıl!
Kulüplerimize katılmak ya da bilgi almak için! Tıklayın
Haberler
  • Ana Sayfa
  • Yayınlar
  • Yazılar
    • BEYAZ PERDEDEN
    • DİNLEDİKLERİMİZ
    • DÜŞÜNDÜKLERİMİZ
    • KİTAPLAR
    • KÜLTÜR YOLCULUĞU
    • OKUDUKLARIMIZ
    • YAZI ÇİZİ ÇEVİRİ
  • Etkinliklerimiz
  • Yazarlarımız
  • Dergimiz
    • BASILI ZEPLİNART
    • DİJİTAL ZEPLİNART
  • İletişim
What are you looking for?
Trending Searches: Kitap Dergi vs
Popular categories
Dergiler

Dergiler

1 product
View all categories
MENU
  • Anasayfa
  • Yazılar
    • BEYAZ PERDEDEN
    • DİNLEDİKLERİMİZ
    • DÜŞÜNDÜKLERİMİZ
    • KİTAPLAR
    • KÜLTÜR YOLCULUĞU
    • OKUDUKLARIMIZ
    • YAZI ÇİZİ ÇEVİRİ
  • Shop
  • Dergimiz
    • BASILI ZEPLİNART
    • DİJİTAL ZEPLİNART
  • Etkinliklerimiz
  • Yazarlarımız
  • İletişim
Sign in
Wishlist Please, enable Wishlist.
Facebook Twitter Instagram Google plus
Ana Sayfa Blog YAZI ÇİZİ ÇEVİRİ

ÇİKOLATA

YAZI ÇİZİ ÇEVİRİ

ÇİKOLATA

Mart 17, 2025 /Posted byGülderen İşleker / 41 / 0

Sabah sabah, kalk borusu yerine çalan zil, nöbetçi öğretmen Duriye Hanım’ın parmağına taktığı kocaman mekik yüzüğü ile yatakhanenin kapısını “kırılsa umurumda değil, yeter ki uyandırayım şunları” içgüdüsüyle yumruklaması bile beni yatağımdan zor çıkardı.

Elimi yüzümü bile yıkamadan, önce yatağımı düzelttim. Gün içinde her an yatakhane kontrolü yapılabilir. Çok şükür tuvalet sırası yok. Herkes kahvaltıya inmiş. Kahvaltıya yetişmem mümkün değil. Birazdan etüt başlayacak. Siyah okul formasını nasıl giydiğimin, beyaz yakamı eflatun kurdele ile nasıl bağlayıp boynuma taktığımın bile farkında değilim. Etüt zili çalmadan sabahın altısında zorla uyandırılmış kız arkadaşlarımla birlikte sırama oturmayı başarıyorum sonunda.

Herkes sanır ki yatılı okullarda etütler ders çalışmak için yapılır. Oysa biz sabah etütlerini özellikle uyumak için kullanırız. Tek yapmamız gereken nöbetçi öğretmen sınıfları dolaşacağı zaman bize haber verecek bir gönüllü bulmak. Etütte iyi uyumuşum. Başımı kolumun üzerine koyup uyuduğumdan formamın üzerine giydiğim hırkamın modeli çıkmış sağ yanağıma: Haroşa. Ders başladığında öğretmene sol yanağımdan profil vermeliyim ya da düz oturup tahtaya odaklanmalıyım.

Tam dersteki oturuş pozisyonuma odaklanmışken elim formamın cebine gidiyor. Sökülmüş. Daha dün derste uhu ile yapıştırmıştım bu cebi ben. Yapışmamış. Yatakhanede ki dolabımda japon yapıştırıcısı var; etütten sonra ders başlamadan gidip hemen onunla yapıştırmalıyım. Bugün pazartesi. Kılık kıyafet ve tırnak kontrolü günü.

En çok müdür yardımcısı Hatice Hanım’dan korkuyorum. Hem okulun ilk günlerinden beri beni sevmiyor, hem de faşist. Okula geldiğim ilk ay okumam için bana fikirlerime aykırı bir dergi veren, eğitim enstitüsünde okuyan bir abiye “okulda bu tür siyasi dergileri okumak yasak’’ demiştim. Onun ısrarı
üzerine, birlikte müdür yardımcısı Hatice Hanım’a gittiğimizde ‘’yasak değil, bu dergi okunacak’’ diye azarlamıştı kadın beni.

Artık liseli olsam da nereden bilebilirdim ki idarenin ideolojisinin benimkinden farklı olduğunu, bu okulda bana ters olan tüm görüşlerin tüm öğrencilere dayatıldığını. Hatice Hanım’dan azar yememek için ilk
dersten sonra koşa koşa yatakhaneye gidip, formamın cebini yapıştırmam lazım. İlk dersimiz fizik. Belki de kimya. Müzik bile olabilir. Müzik??? Müzik olamaz. Müzik beden eğitimi, resim gibi dersleri genelde ilk saatlere koymuyorlar. Benim aklım şu anda derste değil ki zaten; sadece Japon yapıştırıcısında.

Yatakhaneye geldiğimde hızlıca iki kapaklı, kilitli, metalik renkli demir dolabımı açıyorum. Japon yapıştırıcısını bulup formamın cebini yapıştırdığım sırada memleketlim Aysel jet hızıyla yatakhaneye giriyor. O da dolabının kilidini açıyor, dolabından bir dilim peksimet çıkarıp yemeye başlıyor. Sabah kahvaltı
etmediğim aklıma geliyor.

“Bana da versene bir tane’’ diyorum.
“Olmaz”
“Niyeymiş?”
“Rejim yapıyorum sayılı aldım’’ diyor.

Şaka yapıyor sanıyorum önce. Şaka değilmiş, Aysel rejime başlamış meğer. Rejim gün sayısına göre sayılı imiş peksimetler demek ki. Bu peksimetler onun zayıflaması içinmiş. Bu rejim işi rüzgarlı havalarda,
arkadaşlarıma ‘’aman dikkat et, rüzgar seni de uçurmasın’’ dedirtecek kadar zayıf olan benim anlayabileceğim bir şey değil. Üzülüyorum ama aynı zamanda o an üç dilim ekşi maya ev ekmeği yemiş kadar da tok hissediyorum kendimi. Formamın cebini halletmişim ya, peksimeti kalsın. Tekrar
sınıfa dönüyorum. İlk dersimiz fizikmiş.

* * *

Hafta sonları kimin ailesi gelirse eli kolu dolu gelir. Aileler gittiğinde koliler açılır, ortalık yerli malı etkinliği varmış gibi şenlenir. Getirilen her şey hep birlikte yenir, giderilmiş özlemler ve anne elinden dolmaları, börekleri, köfteleri yemenin verdiği mutluluk hepimizi sarar. Kendi harçlıklarımız ile aldıklarımız ise çok kıymetlidir. Onları kilitli demir dolaplarımıza saklar, kimseye göstermeden yemeye çalışırız.

Hafta sonu annemle babam geliyor. Annemle babamı görmekten duyduğum mutluluk kadar yanlarında getirdikleri koliler de beni çok heyecanlandırır. Koliyi açtığımda böreklerin, keklerin arasında bir kavanoz krem çikolata da gördüğümde mest oluyorum. Ders aralarında kaçıp kavanozdan kimse görmeden bir kaşık çikolata yemenin hayali ile uyuyorum o gece.

Ertesi gün fırsat bulduğum ilk ders arasında yatakhaneye kaçıp çikolatayı kaşıklarken peksimetçi Aysel de geliyor odaya. Benden esirgediklerini de kendisi yediğinden olacak bir haftada hiç mi hiç zayıflamamış. Peksimet vermediği günü unutup ‘’çikolatadan bir kaşık da ben alayım mı?’’ dediğinde, “annemler de benim şişmanlamam için getirdiler bunu’’ diyorum ve peksimeti vermediği günün iç yakan acısını
çikolatamdan bir kaşık daha alarak tatlandırıyorum

Share Post
  • Twitter
  • Facebook
  • Pinterest
  • Mail to friend
  • Linkedin
  • Whatsapp
SESSİZLİK
Hieronymus Bosch (1453?-1516)

Yazar Hakkında

Yazar Hakkında

Gülderen İşleker

Yazarın diğer içerikleri

İlişkili İçerikler

sarikamis-ta-kar-yagisi-etkili-oldu-8181
YAZI ÇİZİ ÇEVİRİ
Devamını Oku

HALKIN İÇİNDE

Posted byUfuk Gülmez0
Kasabanın girişinde iki bavulla indim otobüsten.  Otobüs yoluna devam etti. Biraz daha yolu var son durağına kadar. Saate bakıyorum, yirmi yedi saat olmuş yola çıkalı. ... Devamını Oku
images
OKUDUKÇA
Devamını Oku

BADEM

Posted byUfuk Gülmez0
Badem yine cırt cırt sesleriyle öğle uykumdan uyandırdı beni. Salonda, üzerinde uzandığım kanepenin altına yatmış, kanepenin kumaşını tırmalıyordu. O kanepeye bir çuval para vermiştim zamanında.... Devamını Oku
DSC05938
YAZI ÇİZİ ÇEVİRİ
Devamını Oku

eski ev

Posted byİsmet Işık0
eski bir ahşap ev vardı bir merdiven çıkardı yukarı evin dibinde bir asma beklenirdi gelmesi akşamın o merdiven çıkardı kitaplar dolusu dünyaya Dostoyevski, Sait Faik... Devamını Oku
whle to look
YAZI ÇİZİ ÇEVİRİ
Devamını Oku

KADERİN OYUNU

Posted byGüçlü Yılmaz0
Ateş başında toplanmış bir grup insan. Masalcı öyle büyülemiş ki herkes ağzının içine düştü düşecek. Biradımda Patara’daki deniz fenerinden başlayıp karşıya İskenderiye’ye geçiyor. Nil, denizin... Devamını Oku
c1140d659d1ae1fc5db36c989bcf37941dfca9ee
OKUDUKÇA
Devamını Oku

Emıly Dıckınson (1830-1886)’dan İki Şiir

Posted byKayra B.0
Emily Dickinson, entelektüel birikimine karşın yaşamının önemli bir kısmını dış dünyadan yalıtılmış, münzevi bir yaklaşımla geçirmiştir. Ölümünden sonra odasındaki çekmecelerde bulunan yaklaşık 1800 adet şiirin... Devamını Oku

Yorum Gönder Yanıtı iptal et

Mail Adresiniz Gereklidir

Kategoriler

  • BEYAZ PERDEDEN
  • DİNLEDİKLERİMİZ
  • DÜŞÜNCELER
  • ETKİNLİKLER
  • KİTAPLAR
  • KÜLTÜR YOLCULUĞU
  • OKUDUKÇA
  • TÜM KATEGORİLER
  • YAZI ÇİZİ ÇEVİRİ
Recent Popular

HALKIN İÇİNDE

Nisan 27, 2025 0

BADEM

Nisan 24, 2025 0

Sokak Sokak Eski İzmir

Nisan 20, 2025 0

Erotik Sermaye: Kadınların Gizli Gücü mü, Yeni ...

Nisan 13, 2025 0

Rembrandt ve “Gece Nöbeti”, bir Peter Greenaway ...

Ocak 8, 2024 4

Tennessee Williams, Follies of God ve “Post ...

Mart 19, 2024 2

Eski Anadolu Tarihine Yolculuk

Ocak 7, 2024 2

Aki Kaurismaki – Doksanlı Yıllar

Şubat 19, 2024 2

Etiketler

14 şubat aki kaurismaki american literature anything else Ayala Malach Pines aşk Aşk ve Kıskançlık beyazperde bourdieu cassandra's dream catherine breillat cinema devlet üzerine edebiyat feminist cinema fransız sineması french cinema gerilim grangé hikâye hollywood endng jean renoir kısa öykü latin amerika mariana enriques Mark Mylod mitoloji müzik pierre bourdieu polisiye ral fiennes Relax saul bellıow scarlett johansson seize the day sinema small time crooks story The Menu white whale woody allen woody allen movies woody allen sineması öykü şiir

Site İçi Arama

BAĞIMSIZ YAZI ÇİZİ ÇEVİRİ KÜLTÜR SANAT PAYLAŞIMLARI

ZeplinArt'ın yeni sayısını kaçırmamak ve daha fazla bilgi almak için zeplin@zeplinart.com'a mail atabilirsiniz.

SOSYAL MEDYADA BİZİ TAKİP EDİN

Twitter Instagram Linkedin Whatsapp Email Youtube

Copyright © 2024 ZeplinArt. Created by Seçil Tanrıverdi - Yazı Çizi Çeviri Bağımsız Kültür ve Sanat Platformu.